Az Bilinen 7 Dekorasyon Stili
Anasayfaya DönHer zaman farklılık arayan bir ruhunuz varsa eğer evinizde daha önce hiç denemediğiniz, az bilinen bu dekorasyon stillerinden birini denemeyi düşünebilirsiniz.
Art Deco Stili
Eğer "Büyük Gatsby" veya "Titanic" filmlerini izlerken iç mekân tasarımına ve genel tasarım tarzına hayran kaldıysanız, Art Deco sevdalısı olabilirsiniz. Art Deco, 1920'lerde ve 1930'larda ortaya çıkan ve cesur geometrik şekiller ve desenler ile paslanmaz çelik, cam ve parlak kaplama gibi malzemelerin kullanımıyla karakterize edilen bir iç mekân tasarım tarzıdır. Bu stilin iç mekanlarının ortak özellikleri duvar kağıtlarında, tekstillerde ve zeminlerde cesur geometrik desenlerin kullanılması; krom ve paslanmaz çelik gibi metal vurgularının dahil edilmesi; mermer, cam ve parlak kaplama gibi lüks malzemelerin kullanılmasıdır. Art Deco iç mekanları genellikle modern ve şık bir görünüme sahiptir ve renk ve kontrastın dramatik kullanımı ile tanınır.
Biophilic Tasarım
Biophilic tasarım, sürdürülebilirlik, çevre dostu yaklaşımlar ve doğal elementleri içeren bir tasarım felsefesidir. Doğal dünya ile insanlar arasında bir bağlantı yaratmaya odaklanır ve bu bağlantının fiziksel ve zihinsel sağlık, üretkenlik ve genel refah üzerinde olumlu etkileri olabileceği fikrine dayanır. Bu felsefenin özellikleri ahşap, taş ve bitkiler gibi doğal malzemelerin kullanılması; doğal ışık ve havalandırmanın kullanılması ve dışarıya görsel bağlantıların oluşturulmasıdır. Biophilic tasarım, her türlü iç mekâna uyarlanabilir ve farklı stillere uyacak şekilde uyarlanabilir.
Maximalist
Minimalist tasarımı çok duyduğunuza eminiz. Peki ya Maximalist tarzı duydunuz mu? Bu tarz her açıdan maksimuma ulaşmış gibi görünebilir ancak unutulmaması gereken bir şey: Maximalizm, gereksiz karmaşayla eşanlamlı olmamalıdır. Maximalist stil, bol renk, karmaşık desenler ve farklı tarzlardan öğelerin kullanımı ile karakterize edilen bir iç mekân tasarım tarzıdır. Bu stil, 1980'lerde ortaya çıkmış ve son yıllarda mekanlara kişilik ve dramatizm katmanın bir yolu olarak giderek daha popüler hale gelmiştir. Maximalist stilin ortak özellikleri, cesur renklerin kullanımı, karmaşık desenler ve farklı tarzlardan öğelerin karıştırılmasıdır. Genellikle kadife, altın ve desenli duvar kâğıdı gibi çeşitli malzemeleri içerir ve farklı öğeleri karıştırarak benzersiz ve göz alıcı bir görünüm yaratmaktan çekinmez.
Gothic Revival
Gothic Revival stili, tarihten ilham alınarak yeniden yaratılan bir tarz olarak bilinir. Gotik mimari dönemi, kemerli tonozlar, kaburga tonozlar ve ayrıntılı süslemeler gibi özellikleriyle tanınır. Modern Gothic Revival stil, Gotik estetiğini çağdaş bir bağlama dahil eden bir iç mekân tasarım tarzıdır. Gothic Revival stil iç mekanların ortak özellikleri arasında dramatik, Gotik ilhamlı özelliklerin kullanımı, kemerli tonozlar ve kaburga tonozlar gibi; taş ve metal gibi koyu ve etkileyici renklerin ve malzemelerin kullanılması; oymacılık ve altın yaldız gibi ayrıntılı süslemelerin kullanılması yer alır. Çağdaş Gothic Revival stil, karanlık ve gizemli bir estetikle ilişkilendirilir ve dramatik ve çarpıcı bir görünüm elde etmek isteyen evlerde sıkça kullanılır.
Hollywood Regency Stili
Hollywood Regency stili, 1930'ların ve 1940'ların Hollywood'unda ortaya çıkan ve lüks malzemeleri güçlü geometrik şekiller ve desenlerle birleştiren cesur ve göz alıcı bir estetik sunan bir iç mekan tasarım tarzıdır. Hollywood Regency stilinin ortak özellikleri arasında metalik vurguların, aynalı yüzeylerin ve cesur renk patlamalarının kullanılması yer alır. Bu stil, gösterişli ve sofistike bir atmosfer yaratmak için sıklıkla kullanılır.
Japandi Stili
Japandi stili, Japon ve İskandinav tasarımının öğelerini birleştiren bir iç mekân tasarım tarzıdır. Minimalist ve doğal bir estetik sunar. Bu stil, ahşap, bambu ve taş gibi doğal malzemelerin kullanımıyla, nötr renkler ve zarif detaylarla karakterizedir. Japandi stili, iç mekanlara huzurlu ve sakin bir atmosfer oluşturmayı amaçlar.
Geçiş Stili
Geçiş stili, geleneksel ve çağdaş tasarımın öğelerini birleştiren bir iç mekân tasarım felsefesidir. Bu stil, nötr renk paletleri, modern ve geleneksel mobilya ve doğal malzemelerin kullanımı ile tanınır. Geçiş stili, dengeli ve uyumlu bir tasarım estetiği yaratmayı hedefler.